Uluslararası Şampiyonlar Kupası(Amerika)

                    

                   

                                 Uluslararası Şampiyonlar Kupası

                             

                Avrupa'da ligler bitti ve takımlar, yaz kampına başladı ve Uluslararası Şampiyonlar Kupası takımların yeni sezona hazırlanması için önemli bir fırsat, önemli bir turnuva. Bu turnuva şu an 3 ülkede birden yapılıyor. Bu ülkeler; Singapur, Çin ve Amerika... Bende sizlere Amerika'daki turnuvayı ve turnuvadaki takımları değerlendireceğim. Çünkü Amerika'daki turnuvayı, şifresiz olarak izleme şansımız var!

                Uluslararası Şampiyonlar Kupası(Amerika)

         Uluslararası Şampiyonlar Kupası'nın Amerika ayağındaki takımlar çok güçlü ve bu yüzden de bu turnuvanın Amerika ayağı, çok ilgi çekici.

       Bu turnuvaya; Barcelona, Real Madrid, Manchester United, Manchester City, Tottenham, Juventus, Roma ve Paris Saint Germain katılıyor. Bende sizlere bu takımları teker teker değerlendireceğim.

• Barcelona: Aslında bu turnuvanın bir favorisi varsa o takımda kesinlikle Barcelona... Çünkü Barcelona bu turnuvaya ideal kadrosuyla katılıyor. Messi, Suarez ve Neymar üçlüsü Barcelona kadrosunun içinde var ve kadro ilk maçta Juventus'u Neymar'ın harika performansıyla 2-1'le geçti. Ancak şöyle bir soru işareti var: Neymar'ın takımda kalacağı henüz belli değil. Çünkü Neymar'ın serbest kalma bedelini ödemeye hazır bir kulüp var. O kulüpte Paris Saint Germain... Bakalım ne olacak? Neymar kalacak mı?

• Real Madrid: Real Madrid, bu turnuvaya son Şampiyonlar Ligi şampiyonu olarak katılıyor. Çok güçlüler. Ancak bu turnuvayı kazanacaklarını düşünmüyorum çünkü Real Madrid'de Cristiano Ronaldo yok! Cristiano Ronaldo gerçekten büyük bir eksik. Real Madrid, ilk maçta Manchester United'a penaltılarla kaybetti. Bakalım Real Madrid, kalan maçlarda ne yapacak?

• Manchester United: Manchester United, bu turnuvaya son Uefa Avrupa Ligi şampiyonu apoletiyle katılıyor. Bu apolet çok önemli çünkü Manchester United, Avrupa Ligi'ni kazandığı için Şampiyonlar Ligi'ne direkt katılacak. Manchester United'ın Ibrahimovic'den sonra bir forvet eksikliği vardı ve bu eksikliği, Romelu Lukaku ile giderdiler. Manchester United, bu turnuvada çok iyi gidiyor. Ezeli rakibi Manchester City'i 2-0 yendikten sonra, Real Madrid'i de penatılarla geçtiler. Bakalım Manchester United son maçı olan Barcelona maçında ne yapacak?

• Manchester City: Manchester City, transfer şampiyonu olarak dikkat çekiyor. Manchester City, bütün transferlerini defans bölgesine ve kaleciye yaptı. Toplam 220 milyon harcadılar. Manchester City, bu turnuvaya çok da iyi başlamadı. İlk maçında, ezeli rakibi Manchester United'a 2-0 kaybettiler. Bakalım kalan maçta ne yapacaklar?

• Juventus: Juventus, geçen sezonu Şampiyonlar Ligi'yle taçlandırma şansını finalde Real Madrid'e 4-1 yenilerek kaçırdı. Çok iyi bir takımlar. Defansta Bonucci'yi kaybetmeleri rağmen hala çok güçlüler. Çünkü hucüm hattını güçlendirdiler. Mesela Bernardeschi'yi Fiorentina'dan aldılar. Bernardeschi, çok iyi bir oyuncu. Neyse... Juventus, bu turnuvaya iyi başlayamadı. Barcelona'ya 2-1 kaybettiler, Neymar'ı tutamadılar. Bakalım Juve, kalan 2 maçında ne yapacak?

• Tottenham: Tottenham, geçen sezon ligi 2. bitirerek beni çok şaşırttı. Çünkü Tottenham, rakiplerine oranla o kadar da güçlü bir takım değil. Antrenör takımı oldular. Pochettino'nun takımı oldular. İngiltere Milli Takımı'nın demirbaş oyuncularına sahipler. Tottenham, bu turnuvaya çok iyi başladı. Paris Saint Germain'i 4-2 yendiler. Bakalım Tottenham kalan 2 maçta neler yapacak?

• Paris Saint Germain: PSG diye kısaltacağım. PSG için bu turnuvanın çok da önemi yok. Neymar'la yatıp, Neymar'la kalkıyorlar. Çünkü PSG, Avrupa'nın en büyüğü olmak istiyor. Bunun için de büyük oyunculara ihtiyaçları olduğunun farkındalar. Neymar'la bunu başarabilirler. Tabi son karar Neymar'ın. PSG, turnuvada 1 galibiyet aldı(penaltılarla Roma'yı yendiler), 1 de mağlubiyet aldı(Tottenham'a 4-2 yenildiler). Bakalım PSG, kalan maçında Juventus'a karşı neler yapacak?

• Roma: Ve son takımımız Roma... Roma deyince aklımıza hemen Totti geliyor ama Totti, futbolu bıraktı. Artık Roma deyince aklımıza kim geliyor? Tabii ki Cengiz Ünder geliyor. Cengiz Ünder, Başakşehir'den Roma'ya tam 15 milyon euro karşılığında transfer oldu. Cengiz Ünder'e sonsuz başarılar! Roma, bu turnuvaya fena başlamadı. Paris Saint Germain'e penaltılarla yenildi ama tabi itiraf edelim ki Paris Saint Germain, Roma'dan kat kat daha güçlü bir takım. Bakalım Roma, kalan maçlarda ne yapacak?

Federer

                                   



                                           Federer

         Önceki yazımın "Federer mi? Cilic mi?" idi ve bu sorunun cevabı beklediğim gibi Federer oldu. Federer bu turnuvayı neden ve nasıl kazanır bu soruların cevabını vermiştim. Bu yüzden sadece iki oyuncuyu değerlendirip, o oyuncuları tebrik edeceğim.

       Öncelikle maçın sonucunu söyleyeyim. Maçı Federer, 6-3, 6-1 ve 6-4'lük setlerle 3-0 kazanarak şampiyon olarak bu turnuvayı 8. kez kazandı. Federer, Federer gibiydi. Zaten arada güç farkı vardı. Aslında Cilic, çim kort oyuncusu değil. Cilic, sert kort oyuncusu... 

       Federer, bu turnuvayı hakederek kazandı. Federer, turnuvada set bile vermedi. Ve Federer 35 yaşında... Valla diyecek bir şey yok. Sadece şunu diyebilirim "Helal olsun" Gerçekten sana helal olsun Federer! Daha nice başarılara Federer...

       Cilic ise çok iyi bir turnuva geçirdi. Sam Querrey ve Gilles Muller gibi çim kort oyuncuları yenerek finale kadar yükseldi. Benden bir tebrik de ona gitsin. Tebrikler Cilic!

Federer mi? Cilic mi?

                             Federer Mi? Cilic Mi?

        Wimbledon'da erkekler finali yarın, Roger Federer-Marin Cilic arasında oynanacak.

        Roger Federer, bu maçın favorisi olarak dikkat çekiyor. Neden Roger Federer favori? Çünkü Roger Federer "Bay Wimbledon" olarak biliniyor. Çünkü Federer, bu turnuvayı tam 7 kez kazandı.
      
         Federer, çok zeki bir tenisçi... Bunu neden dedim? Çünkü Federer, nerde iyi nerde kötü olduğunu çok iyi biliyor. Roland Garros'ta oynamadı çünkü turnuvayı, Rafael Nadal'ın kazanacağını çok iyi biliyordu. Wimbledon ise onun turnuvası ve turnuva da onun zemininde oynanıyor. Federer çok iyi servisçi ve bu sayede servis-vole oyununu çok iyi oynuyor.

         Marin Cilic ise formunu yavaş yavaş arttırdı. Ancak Cilic biraz da şanslı. Çünkü Cilic, çeyrek finalde Nadal'la, yarı finalde ise Murray'le oynayabilirdi. Ancak hiçbiri olmadı. Çünkü Muller ve Querrey, rakiplerini yenerek Cilic'e rakip oldular ve rehavete kapılarak, Cilic'e kaybettiler.

       Bu maçı Federer'in kazanacağını düşünüyorum ama Cilic, kesinlikle 1 set de olsa alacaktır.

Wimbledon'da Kraliçe Muguruza

       


            Wimbledon'da Kraliçe Muguruza

     Wimbledon'da şampiyon Garbine Muguruza oldu. Aslında bu turnuva, Williamslar'ın turnuvası olarak dikkat çekiyor. Çünkü bu sene dışındaki son 17 senede Willamslar, 12 kere şampiyon oldu.

       Maç çok dengeli başladı. Her iki oyuncu da servislerine tutunmayı başardı. Maçın 10. oyununda, Garbine Muguruza'nın servis oyununda Venus Williams, baskıyı kurdu ancak Muguruza iyi direndi ve 2 set puanı çevirdiği oyunu kazanmayı başardı.  Ancak sonraki oyunda her şey tersine döndü. Garbine Muguruza, Venus Williams'ın servis attığı 11. oyunu kazanarak servis kırdı ve sonraki servis attığı oyunu da rahat kazanarak seti 7-5 kazandı.
    

   İkinci sette ise her şey Garbine Muguruza'nın istediği gibi geçti. Muguruza, seti 6-0 kazanarak şampiyon oldu.

      
   Bu şampiyonluk, Muguruza'nın kariyerindeki 2. Grand Slam şampiyonluğu oldu. Muguruza, ilk şampiyonluğunu da 2016 Roland Garros'ta, bir başka Williams olan Serena Williams'a karşı kazandı.

Wimbledon'da Kadınlarda Final Heyecanı

                Wimbledon'da Kadınlarda Final Heyecanı

    Wimbledon'da kadınlarda final zamanı geldi, çattı. Turnuvaya 128 tenisçiyle başlamıştık. Şimdi bu sayı 2'ye indi. Gabine Muguruza ve Venus Williams rakiplerini elereyerek finale çıktılar. Bende sizlere bu finali değerlendireceğim.

• Garbine Muguruza-Venus Williams: Çok ilginç ve çok güzel bir maç olacak, bunu temin edebilirim. Aslında çim zemin Garbine Muguruza'nın favori zemini değil. O, toprakçı. Ancak Muguruza, 2014'teki başarısını tekrarlayarak finale kadar geldi. O zaman Garbine Muguruza, finalde Serena Williams'a elenmişti. Şimdi ise rakibi, abla Venus Williams... Bu turnuvanın, Venus Williams'ın turnuvası olduğu söyleyebilirim. Venus Williams bu turnuvada, sonuncusu 2008 yılında olmak üzere tam 5 kez şampiyon oldu. Venus Williams'ın bu turnuvada final oynaması Garbine Muguruza'ya oranla sürpriz değil. Çünkü Venus Williams'ın favori zemini çim. Yani kimin kazanma olasılığı yüksek diye sorarsanız ben Venus Williams derim. Yukarıdaki sebeplerden dolayı bunu söylüyorum. Ancak tabi finallerde önemli olan günlük performanslar... Futbol, basketbol gibi sporlarda, kötü olanlar kazanabiliyor ancak bu durum, tanis için geçerli değil. İyi olan kazanacak...

Wimbledon'da Erkeklerde Yarı Final Heyecanı

              Wimbledon'da Erkeklerde Yarı Final Heyecanı

       Wimbledon'da erkeklerde çeyrek finaller bitti ve yarı finallere geçildi. Çeyrek finalde favorilerden, Andy Murray ve Novak Djokovic elendi. Ben sizlere yarı final maçlarını değerlendireceğim.

• Roger Federer-Tomas Berdych: Roger Federer, Andy Murray'in ve Novak Djokovic'in elenmesiyle rahatladı. Roger Federer'in şimdiki rakibi Tomas Berdych. Tomas Berdych "çimci" bir tenisçi olarak dikkat çekiyor. Bu maçta Tomas Berdych, Roger Federer'i muhakkak zorlayacaktır ancak Tomas Berdych'in Federer'e karşı gücü yetmez.

• Marin Cilic-Sam Querrey: İlginç bir eşleşme. Marin Cilic, çok formda. Gilles Muller'e karşı çok zorlandı ancak kazanmasını bildi. Bu şimdiki rakibi Sam Querrey. Sam Querrey, Andy Murray'i eleyerek yarı finale geldi. Gilles Muller'in, Rafael Nadal'ı eledikten sonra, Marin Cilic'e karşı kaybedeceğini bildim. Bunun nedeni kesinlikle rehavetti. Şahsen ben, aynı nedenden dolayı Marin Cilic'in, Sam Querrey'i de yeneceğini düşünüyorum. Kısacası Roger Federer-Marin Cilic eşleşmesi bizleri bekliyor.

Galatasaray

                                                  Galatasaray

    Galatasaray, bugün Uefa Avrupa Ligi'nde Ostersunds'la karşılaşacak. Bende bu yüzden bir Galatasaray yazısı yazmak istedim. Umarım beğenirsiniz...



       Galatasaray geçen sezonu çok kötü geçirdi. Ligi 4. bitirdi, kupayı kazanamadı. Geçen sene Galatasaray, hep bir sorunla boğuştu. Sorunların bazıları saha içinde, sorunlardan bazıları ise saha dışındaydı. Saha içindeki sorunları belirtecek olursam:

1. Takım kimyasının bir türlü oluşmaması
2. Beşiktaş'ın çok iyi bir sezon geçirmesi
3. Sezonun kurtuluşu olarak görülen, Fenerbahçe maçının kaybedilmesi.

    Saha dışındaki sorunları belirtecek olursam:

1. Dursun Özbek'in kulübü kötü yönetmesi
2. Riekerink'in gönderiliş şekli
3. Sneijder...

       İşte Galatasaray sezona bu sorunların ardında başlayacak. Galatasaray sezona 3 transferle girdi. Gomis, Belhanda ve Maicon transferleri...

       Podolski'nin takımdan ayrılmasından sonra, Galatasaray'a bir forvet oyuncusu lazımdı ve yönetim Gomis'i aldı. Bence Gomis transferi doğru bir transfer çünkü Afrikalı forvetler son zamanlarda ülkemizde hep başarılı oldu. Sow, Niang ve Demba Ba gibi forvetler...

      Yönetim, resmen Sneijder'i kovmak için çözüm arıyor! İşte Belhanda transferi de Sneijder'e "Senin bu takımda yerin yok" mesajının verildiği bir transfer... Hatta hazırlık maçında Belhanda'ya, Sneijder'in 10 numarası verildi. Bu çok yanlıştı çünkü Sneijder, bu takımdan daha ayrılmadı. İşte bu da bir yıldırma politikası. Ancak şöyle bir problem var: "Taraftarlar, Sneijder'in takımdan ayrılmasını istemiyorum. İşte bu da yönetim için büyük bir sorun teşkil ediyor. Bakalım Sneijder sorunu nasıl çözülecek? Bu arada şunu belirtmeliyim ki; Belhanda transferi, bana göre Sneijder varken çok yanlış bir transfer.

      Ve son transfer Maicon... Galatasaray'ın defansa liderlik yapacak, topu oyuna iyi sokacak bir stopere hep bir ihtiyacı vardı. Maicon buna çözüm olabilir mi? Evet olabilir... Ancak defanstaki bir sorun, tek bir oyuncu tarafından çözülemez. Bu arada geçen sezon Galatasaray'ın en büyük sorunların biri de yan toplardan yenen gollerdi. Bakalım Maicon, defansa liderlik yapıp Galatasaray'ın defanstaki sorunlarını çözmesine yardımcı olabilecek mi? Hep birlikte göreceğiz. Bu arada bana göre Maicon doğru transfer.

       İlk yazımın adı "Yeni umut, yeni heyecandı" Bakalım bu transferler Galatasaray için "Yeni umut, yeni heyecan olabilecek mi?" Hep birlikte göreceğiz...

Wimbledon'da Kadınlarda Yarı Final Heyecanı

              Wimbledon'da Kadınlarda Yarı Final Heyecanı

             Wimbledon'da kadınlarda çeyrek final maçları oynandı ve yarı final maçlarına geçildi. Bende sizlere bu 2 maçı değerlendireceğim.

• Garbine Muguruza-Magdelena Rybarikova: İki tenisçi de yarı finale gelerek, beni çok şaşırttı. Özellikle Rybarikova'nın yarı finale gelmesi, benim için çok büyük bir sürpriz... Ancak onun bu peri masalı, bu turda bitecek çünkü rakibi Garbine Muguruza çok formda.

• Johanna Konta-Venus Williams: Johanna Konta, inanılmaz bir maçtan sonra, Simona Halep'i geçerek yarı finale çıktı. Rakibi Venus Williams ise, beni şaşırtmayarak Jelena Ostapenko'yu geçerek yarı finale çıktı. Çok güzel bir maç bizi bekliyor. Bir tarafta ev sahibi Konta, diğer tarafta ise bu turnuva için yaratılmış olan Williams... Sonucu hep birlikte izleyip, göreceğiz.

Wimbledon'da Erkeklerde Çeyrek Final Heyecanı

       

              Wimbledon'da Erkeklerde Çeyrek Final Heyecanı

       Wimbledon'da erkeklerde çeyrek finale gelindi. Bende sizlere bu 8 oyuncuyu ve 4 eşleşmeyi değerlendireceğim.

• Andy Murray-Sam Querrey: Bir tarafta ev sahibi Andy Murray, diğer tarafta sürpriz çeyrek finalist Sam Querrey. Andy Murray bu turnuvayı biraz da ev sahibi olduğu için çok önemsiyor. Sam Querrey'in servisleri özellikle çimde çok iyi ve etkili. Sam Querrey, Andy Murray'i zorlayacaktır ancak Andy Murray maçı, bir şekilde alacaktır.

• Roger Federer-Milos Raonic: Wimbledon'u çok seven ve Wimbledon'un çok iyi geldiği iki oyuncu karşılaşıyor. Favori kim mi? Tabiki Federer! Federer bu turnuvada final oynayacak. Bu turda elenmesi bana göre sürpriz olur.

• Novak Djokovic-Tomas Berdych: Güzel bir karşılaşma daha... Novak Djokovic'i bu turnuvada çok agresif görüyorum. Eğer Djokovic, bu agresifliğini olumlu yönde kullanırsa bu maçı rahat alır. Eğer Djokovic, bu agresifliğini olumsuz yönde kullanırsa bu maç 5 sette biter. Ayrıca Djokovic, rakibine göre dinlenemedi bu da onun için dezavantaj. Bakalım...

• Marin Cilic-Gilles Muller: Çeyrek finalin düşük profilli maçı... Marin Cilic çok formda... Çok kararlı bir şekilde çeyrek finale geldi. Gilles Muller ise, efsanevi bir maçtan sonra Rafael Nadal'ı eledi. Bu tür maçları kazanan oyuncular, genellikle sonraki turda eleniyorlar. Yine öyle olacaktır. Marin Cilic, Gilles Muller'i yener.

Wimbledon'da Kadınlarda Çeyrek Final Heyecanı

        Wimbledon'da Kadınlarda Çeyrek Final Heyecanı

    Wimbledon'da kadınlarda ilk hafta maçları oynandı ve 8 kişi kaldı. Çeyrek final maçlarına geçildi. Ben de sizlere bu kalan 4 eşleşmeyi değerlendireceğim.

• Johanna Konta-Simona Halep: Johanna Konta ev sahibi tenisçi olarak bu turnuvayı kesinlikle kazanmak istiyor. Her maçta olduğu gibi bu maçta da saha ve seyirci avantajını kullanmaya çalışacak. Ancak bu sefer rakibi Simona Halep... Halep, Roland Garros'ta final oynadı ancak finalde, Jelena Ostapenko'ya kaybetti. Bu maç 3 sette biter. Ancak kim kazanır bunu maçı izleyerek göreceğiz.

• Garbine Muguruza-Svetlana Kuznetsova: Garbine Muguruza heralde şu anda kadınlarda çeyrek finale kalan kişiler arasında en moralli kişi. Çünkü 4. turda Kerber'i eledi. Rakibi Kuznetsova'nın en büyük avantajı, yaşından ötürü tecrübe olacak. Aslında Muguruza'nın favori zemini çim değil. Bu yüzden Kuznetsova bu maçı 3 sette de olsa kazanacağını düşünüyorum.

• Jelena Ostapenko-Venus Williams: Çok ilginç bir eşleşme. Çünkü iki tenişçi arasında tam 17 yaş fark var. Yani; gençlik mi kazanacak yoksa tecrübe mi kazanacak? Bence tecrübe kazanacak çünkü Venus Williams'ın favori zemini çim. Bana göre Ostapenko'nun çeyrek finale gelmesi bile başarı... Ostapenko, en azından Roland Garros şampiyonluğundan sonra istikrar sağladı. Kısacası güzel bir maç bizleri bekliyor.

• Magdelena Rybarikova-Coco Vandeweghe: Bu maçın öncelikle şu özelliği var: "İki tenisçinin de adını yazmak çok zor" Maçın geneline bakarsak, iki tenisçinin de bu noktaya gelmesi sürpriz. Bu yüzden eğlenceli bir maç olacak. Bu ikili bu sene Roland Garros'ta karşılaştı ve kazanan Slovak tenisçi Rybarikova oldu. Tabi o maç toprakta oynandı. Bu maç ise çimde oynanacak. Favorisi olmayan bir karşılaşma olarak bu maç dikkat çekiyor.

Wimbledon 2017

                                             Wimbledon 2017

       Teniste 4 büyük turnuva vardır. Bu turnuvalar; Avustralya Açık, Fransa Açık, Wimbledon ve Amerika Açık... Bu turnuvalar arasında Wimbledon, tek çim kort turnuvası olarak dikkat çekiyor. Wimbledon, çok disiplinli bir turnuvadır. Peki neden?

• Oyuncular, beyaz giymek zorundadır. Çünkü beyaz, saflığı ve temizliği simgeler.
• Oyuncular korta beraber girip, beraber korttan çıkmak zorundadır.
• Final maçlarını Kraliçe Elizabeth izler.
• Final maçlarından önce oyuncular, Kraliyet Locası'nın olduğu bölüme yönelerek, Kraliçe Elizabeth'e selam verirler.

      Şimdi sizlere bu seneki Wimbledon'daki favorilerimi, sürprizlerimi ve hayalkırıklığı adaylarımı açıklayacağım. Tabi hem erkekler hem de kadınlar olarak. Bu arada turnuvada ilk tur maçları yapıldı hatta bazı ikinci tur maçları da bitti.

                                    Erkekler

• Favori Adaylarım: Roger Federer, Andy Murray... Neden bu 2 oyuncu? Çünkü Federer bu turnuvanın tescilli favorisi, çünkü Andy Murray ev sahibi ve formda.

• Sürpriz Adaylarım: Dominic Thiem, Alexander Zverev... Neden bu 2 oyuncu? Çünkü bu 2 oyuncunun oyunu çime çok uygun ve ikisi de çok genç. Gençlikleri bazı büyük oyuncuların başına büyük iş açabilir.

• Hayalkırıklığı Adaylarım: Stan Wawrinka(Zaten Elendi), Rafael Nadal... Neden Nadal? Çünkü Nadal'ın oyunu, çime uygun değil. Nadal'ın bu turnuvada erkenden eleneceğini düşünüyorum.

                                    Kadınlar

     Kadınlarla ilgili maalesef isim vermeyeceğim. Çünkü kadınlar tenisinde her şey olabilir. Mesela kim Ostapenko'nun, Roland Garros şampiyonu olabileceğini tahmin edebilirdi ki? Ayrıca kim Kerber'in, Roland Garros'ta ilk turda eleneceğini de kim tahmin edebilirdi ki? Kısacası Serena Williams'ın olmadığı bir turnuvada her şey olabilir, her şey beklenebilir!

       Bütün sporseverlere ve tenisseverlere iyi seyirler diliyorum :)